KATEGORİ
Kıymetli Dostlarım,
"GELİŞİ GÜZEL ZAMANLAR" yoğun bir çalışmanın ardından nihayet çıktı. Seçkin kitapçılarda; D&R, idefix, kitapyurdu, ÖTÜKEN gibi internet mağazalarında sizleri bekliyor. 



"Denize atılan bir şişe her kitap. Asırlar kumsalda oynayan birer çocuk. İçine gönlünü boşalttığın şişeyi belki açarlar, belki açmazlar..."
Cemil MERİÇ

DOSTLUK


Genç adamın biri, babasına her gün: “Benim de senin
gibi dostlarım var dermiş.” Baba, itiraz edermiş: “Olmaz öyle çok dost. Hakikisi belki bir, belki iki, fazlasını bulamazsın” dermiş.

Günler böyle devam eder gidermiş. Dostun hakikisini anlamak için bir imtihana karar vermişler.

Bir aksam bir koyun kesmişler ve çuvala koymuşlar. Baba demiş ki oğluna, 'Hadi al bu çuvalı, şimdi götür dostuna'.

Çuvaldan kanlar damladığı için çuvalın içinde öldürülmüş bir adam olduğu sanılıyormuş. Delikanlı sırtlamış çuvalı gitmiş en iyi bildiği dostuna, çalmış kapıyı. O dost, bir bakmış ki çuvala, hızla kapıyı delikanlının suratına kapatmış ve içeri arkadaşını almamış.

Böylece tek tek dolaşmış delikanlı, kendince tanıdığı, sevdiği dostlarını. Ne çare, hepsinde de sonuç aynı olmuş. Evlat geriye dönmüş ve içten yıkılmış...

Babasına dönerek;
“haklıymışsın baba” demiş. Dost yokmuş bu dünyada ne sana, ne de bana. Baba 'Hayır evlat ' demiş, “Benim bir dostum var bildiğim. Hadi, çuvalı al da bir kere de git ona”.

Genç
adam, çuvalı sırtlamış tekrar. Gitmiş, babasının dostuna. O babasının dostu delikanlıyı hemen içeri almış. Geçmişler arka bahçeye. Bir çukur kazmışlar birlikte, Çuvaldaki koyunu gömmüşler. Belli olmasın diye toprağa da sarımsak dikmişler. Genç adam gelmiş babasına; 'Baba, işte dost buymuş' diye konusunca, Babası: “Daha erken, o belli olmaz daha. Sen yarın ona git bir kavga çıkart, iki tokat at, İşte o zaman anlaşılacak, dostun hakikisi. Sonra gel olanları anlat bana...” demiş.

Genç adam, aynen yapmış babasının dediğini. Maksadı gerçek  dostu anlamakmış.

Babasının dostuna istemeden basmış iki tokadı! Demiş ki tokadı yiyen DOST;

“Git de söyle babana, biz satmayız dostluğumuzu böyle iki tokada”…


DOST DEDİĞİN

Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile seni sevmeli...

Sarılacak biri
olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...

Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile sana
dayanmalı...

Dost dediğin; fanatik olmalı; bütün dünya seni üzdüğünde sana moral
vermeli. Güzel haberler aldığında seninle sevinmeli… Ağladığında, seninle ağlamalı...

Ama hepsinden daha çok; dost matematiksel olmalı; sevinci çarpmalı... Üzüntüyü bölmeli... Geçmişi çıkarmalı... Yarını toplamalı...

Hasılı,
Dost dediğin adam gibi olmalı...